Beklen Skor
   
 

Trabzon gerçeği!

Yer ve mekan aynı, fakat bu kez esen rüzgar farklı. Karadeniz’in o kendine özgü,  büyülü havasında artık futbolun güzellikleri adına eser yok. Böyle bir durumun insan üzerinde yaptığı, olumsuz yansımayı artık tahmin edersiniz! Gelişmelerden rahatsızlık duymak gibi bir durumla karşı karşıya kalındığında, gündemin hassasiyetinin bilinci ile olayların üzerin kararlılıkla gidilmeli, acil çözüm bekleyen sorunlar en kısa zamanda masaya yatırılmalıdır.   Takımın içinde yer aldığı zor durumdan rahatsızlık duyan, kişi veya kişiler Trabzonspor’un içine düştüğü durumdan kendine pay çıkarmalı, çözüm aşamasında gerekli gördüğü ilk adımı atmalı, ilk sözünü söylemeli, ilk fiiliyatı

Süper Lig devam ediyor. Bordo-mavililerin bu maratondaki konumu, orta sıralar. Tıpkı uzun mesafeyi seçen, fakat seçimdeki samimiyet kadar uygulamada da ciddiyetten uzak olan maratoncunun, yarış başladıktan sonra bitiş çizgisine ilk sırada  ulaşmak yerine, koşuyu tamamlama düşüncesi ile yarışı tıngır-mıngır götürmesine benziyordu.  Geride kalan haftalara bakıldığında, ortaya konan futbol ve bu yolda uygulanan icraatlar, dalgalı bir çizgiyi beraberinde getirdi. Hal böyle olunca da sanıklarla-tanıklar birbirine karıştırılıp, kargaşanın çözüm aşamasında muhataplar sandalyeye değil, dar ağacına çekildiler. Kim haklı kim haksız sorularına muhatap olacak net bir gerekçe sonuçsuz kalınca, kaos ortamı kendiliğinden oluşmuş oldu.

Peki bu eseri kim ortaya çıkardı. Köşe bucak ara ki bulasın.  Gelişmelerin   kimler tarafından, futbol yerini  saklambaç oyununa bıraktı. Çok geçmedi ki gelişmeler konusu çok bilinmeyenli formülsüz denklemin elemanları olup yerini sır kapısının ardına bıraktı.Tribünden ayağa kalkarak takımı protesto etmek, kulübeden sahada mücadele eden oyuncuyu kesmek, kaset seyrederek futbolcu transfer etmekle bu işlerin yürümeyeceği apaçık ortada. İş, başkan, teknik direktör ve futbolcu üçgeninde   gerçekleşiyor. Her işin olduğu gibi bu işinde bir politikası var. Bu politika bazen  kişilik, bazen de toplumsal yarar veya zarar sağlar. Eğer, doğru zamanda doğru iş yapma gibi  yapıya sahip olunursa, ne sorun olur ne de sorumlular. Karadeniz ekibi böyle bir örnekleme ile muhatap tutulduğunda, günü kurtarmak adına o kadar göz ardı edilen birçok olay  vuku buldu ki bunları sıraya koymak, anlatmak için değer sayılan zaman ile sıkı bir pazarlığa girmek lazım. Yine de gelecek için umutsuz değiliz. Çünkü yolun sonunda, seçim var. Bir ölçüde karamsarız. Onun mazereti ise her seçim geçim, kişisel menfaatlerle eşdeğer olduğu için.

             Hep mi karamsarlık, hep mi umutsuzluk! Evet.Sorunlar nerede aşılır, çözüme nasıl ulaşılması herkes tarafından bilinen bir gerçek. Tarihi bir kulüp kendi içinde barışık olmadıkça, başkasından inisiyatif ne derecede doğru olacağını tartışmak bile abes kaçar. Tüm Karadenizli,  ‘ne eğri oturalım, ne de onurumuzu ayaklar altına serelim’ anlayışı ile duyarlılığını ortaya koymalı. Türk futbolunun dört emsalsiz ekibinden biri olan futbol takımı daha fazla zarar görmeden önce kendimizi daha sonra sorumsuzluğun baş aktörlerini sorgulamada acele edelim. 

    

 

Murat BAŞGÜL 

Geri  

 Yazarımızın Diğer Yazıları

Farklı bir maç 14.10.2002

Şaşırdık doğrusu 4.10.2002                     İbre bizden yana 10.10.2002

N e farkları vardı  23.9.2002                     Fenerde sıkıntı 27.9.2002

Trabzonlunun düşü 15.9.2002                  İşte Galatasaray    19.9.2002

Trabzon klasiği 29.8.2002                     Ka-za-na-ca-ğız 07.9.2002

Beşiktaşlı uyan 23.8.2002                               Haydi Fener         27.8.2002

Kartal kazanmak zorunda 17.8.2002                  Fenerbahçe ve Beşiktaş 19.8.2002

Artık Beraberiz "02.6.2002"

Daha çok konuşulacak "8.7.2002"  

Milli Heyecan      "04.6.2002"

Kalitenin Dozajı 10/7/2002

Hayal değil gerçek "12.6.2002"

Madalyonun Öteki Yüzü 13/7/2002

Alıştık Artık "17.6.2002"

 Basketbol deyip geçmeyin15/7/2002

Şimdi Sevinme Zamanı "18.6.2002"

Düşünce Tacirlerine 17/7/2002

Emeğe Saygı "22.6.2002

Lig heyecanı 25/7/2002

Niçin hazmedemiyorlar "24.6.2002"

Trabzon mazisini arıyor  30/7/2002

Bu kez farklı "25.6.2002"

 Ciddiyetten uzak Beşiktaş 03/8/2002
Neden olmasın "26.6.2002" Süper bir Lig 7/8/2002
Mecbursunuz "29.6.2002" Çıkarlar uğruna  10/8/2002

Anlayana "03.7.2002"

Lig başladı  12/8/2002
 

 

Kendi kaleminden 

Murat BAŞGÜL   

 

1960 yılında Bayburt’ta doğdum. İlk, Orta ve Lise tahsilimi Bayburt’ta tamamladım. Yaşantıma sporun birçok branşını sığdırdım. Öğrencilik yıllarında basketbol oynadım. 5 branşta hakemlik yaptım. Geçmiş dönemlerde değişik gazetelerde fahri görevlerde bulundum.

Bilgi birikimimi ve tecrübemi bu sayfaya taşımaya karar verdiğimde, sizlerle birlikte olmanın mutluluk ve heyecanı,  bilgi birikiminin siz değerli okuyucularımızla paylaşmanın sorumluluk duygusuna kapıldım.

Yaşamım içinde bir çok branşta aktif ve fahri görev aldığım için, yazılarımın içeriğini  belirlerken gündemdeki yer eden haberlere  ağırlık vereceğinizi bilmenizi istiyorum.

Tek hedefim, spor adına gelişen tüm olaylarda sizlerin haberdar olmasını sağlamak. Kendi görüşlerimi de aktaracağım yazılarımda, yönlendiren ve karar veren merci konumunda değil  bilgilendiren durumunda olmaya gayret göstereceğim.

Sizlerle birlikte nice birlikteliklere....

 

 

   Spor Kitaplığı   Rehberlik   Organizasyonlar   Okullar ve Spor  
  Belediyeler ve Spor   Konuğumuzsunuz   Skor Ailesi  
© 2002 Beklenen Skor