Beşiktaşlı
uyan!
Boş
vakitlerin vazgeçilmez tutkusudur bin bir gece masalları.
Anlatan için duyguların düşlerle yolculuğu, dinleyen için
ise zamana sınır tanımayan bir serüvenin hayatla bağdaştırılması
anlamı taşır.
Süre
gelen bu gelenek kaybolmaya yüz tuttuğu dönemlerde, yeni
kahramanlar üretilmeye başlandı. Onlar kendi çapında
birer kahraman olabilmek uğruna, çevresindeki insanları da
peşinde sürükleme çabasındalar. Bu bahsi geçen olaylar
ve bu olayların bizzat muhatapları, bir edebiyat veya tarihçilerin
oluşturduğu grupların
içinde yetişen kişiler değil,
maalesef ama maalesef,
bu kişiler spor camiasının içinde yetişmektedir.
Hepsi
birer bin bir gece masallarındaki kahramanlar olabilmek için
uğraşıyorlar. Fakat zamane aktörlerinin rolleri, tarifi
kahraman olarak yapılanlardan çok farklı. Şimdikilerinin
geçmiş dönemlerdeki benzerlerinden ayıran önemli
özellik, yapıcı olmaktan uzak, hayat felsefelerini
tamamıyla, kaos ortamı oluşturmaya endekslemiş
olmaları.
Bunlar
kimler?
Tabii
bu kişiler, sporu özümseyerek takip eden kişiler tarafından
çoktan damgayı yediler. Böyle olmasına rağmen, yinede
onların içinden sivrilip ön plana çıkmaya çalışanlar
var. Görsel ve yazılı basına baktığımızda, ölçüyü
kaçıran tutum ve davranışlar hurra gidiyor.
Ucuz
kahramanların çoğaldığı bir dönemde, bu tür asparagaslık
sergileyen gelişmelere duyarsız kalmak imkansız. Yalnız
birkaç kişi değil, bu olayların içerisine tüm camiaya çekilmek
isteniyor. Bunların en dikkat çekeni ise Türk Sporuna adını
yazdırmış ve gelecek yıl kuruluşunun 100. yılını
festival havasında kutlama hayalı kuran Beşiktaş.
Siyah-beyazlı
camia büyük bir tehlikenin eşiğinde. Genel Kurulda 10 bin
üyesinin sandık başına koştuğu bir başka camia yok. Şimdilerde
bu büyük camia birkaç kendini bilmezin yüzünden her geçen
gün küçülüyor. Bu gelişmeler yetmezmiş gibi hastalıklarını
çevreye de salgılamak gayreti içindeler.
Bu gelişmelerin altına imza atanlara hesap sorulacağına
kahraman ilan edilmeye çalışılıyor. Neymiş efendim İlhan
sakatmış, Nouma’da idman eksikliği var mış, Ronaldo
savunmadan ileri çıkıp gol atacak mış! Mış mışlar
uzar gider...
Üretilen
senaryolar sonucu tehlike çanları kimin için çalıyor. Su
ne kadar bulandırılmak, başarılar ne kadar gölgede bırakılmak
istense de, beslenen öfkenin faturasının ağır olarak geri
teptiğine şahit olmaktayız. Tıpkı A Millerimizin, Gürcistan
karşısında kazandığı ve kazandırdıkları gibi. Yelpaze
o kadar büyütüldü ki hakem camiası dahi buna alet oldu.
Sonrası? Beşiktaş
için işleyen sürecin devamını bugün ki İstanbul maçında
da bir kez daha tanık olacağız.
Nerede
kaldı? ‘Hiç kimse Beşiktaş’tan büyük değildir’ sözlerini
sarf edip, her dönemde bu sözlerin arkasında olacaklarına
söz verenler şimdilerde nerelerdeler. Yoksa onlar da , adlarının
bin bir gece masal kahramanlıyla birlikte anılacağını
mı sanıyorlar.(23.8.2002)
|