Ülker yeni bir şampiyonluk peşinde...

Turuncu-beyazlılar Beşiktaş engeli kayıpsız geçerken ligde üst üste yedinci galibiyetin altına imza attı.

Sezon öncesine uzandığımızda, basketbol camiasının kafasında endişelerle doluydu. Murat Didinin görevden ayrılması ile birlikte teknik kadro olarak yeni isimler göreve geldiğinde, acaba ile başlayan kaygı verici ve  endişe verici gelişmeler süreç içerisinde yerini umut ve güvene bıraktı.

Ülker’in hedefi yalnız lig ile sınırlı kalmıyordu. Kadronun geniş olması, Avrupa sınavından da başarılı olunmasına en büyük etken oldu.

Ligin genel görünümüne baktığımızda, puan sıralamasında ki en ilginç tespit müessese kulüplerinin zirveyi paylaşmaları olarak görülmektedir.

Bu hassasiyeti gözardı etmeyen takımlarda hedef, müessese takımın ayrıcalığı ile arzu ettikleri noktaya ulaşabilmek. İşte o iki isimden biri olan Ülkerspor şimdilerde kayıpsız olarak yeni bir Şampiyonluğa yol alırken, elde ettiği galibiyetlerle de dikkatleri üzerinde toplamayı sürdürüyor.

          Son karşılaşma, kayıpsızlık örneğinde olduğu gibi azim ve kararlılık açısından da gıpta ile yaklaşılması gereken gelişmenin yalnızca biri.

          Üç rakamlı sona eren ve liderli perçinleyen mücadelede her oyuncunun apayrı, ilerde düzeyde performans sergilemesi kararlılığın bir göstergesi idi.

Maçın geneline baktığımızda, bariz üstünlük dört peryodun her anına yansıyordu. İlk çeyreği rakibine üstünlüğü kabul ettiren Ülkerspor 30-12 üstünlükle tamamladı. Rakibine üstünlüğünü kabul ettirmenin, güven duygusu ve teknik becerisi ile birleştiğinde skor üstünlüğü bariz bir hal aldı. İlk yarı tamamlandığında, sonuç skorborda 31-19 olarak yansıyordu. İlk dakikalardan sonra kabul ettirilen üstünlük mücadelenin 109-78  gibi açıkara bir farkla tamamlanmasına neden oldu.

Evet, Ülker emin adımlarla hedefe koşuyor. Bu gelişme içerisinde her oyuncunun ayrı dahası apayrı bir payı var; tıpkı Beşiktaş maçında olduğu gibi. Rakip potaya bırakılan sayılara baktığımızda, altı oyuncunun çift rakama ulaşması buna en güzel örnek.

En son kazanılan Cumhurbaşkanlığı Kupasının hemen ardından kolları sıvayan Turuncu-beyazlılarda seyir zevki üst düzey mücadelesinde, Avrupa ve kendi liginde ne Şampiyonluk için ne kadar kararlı olduğunu Beşiktaş maçı ile bir kez daha  göstermiş oldu.

Gürel ARSLANDAĞ 

Geri  

Gözler potada  28.8.2002

Basketbol esintisi 10.9.2002

Beklentiler boşa 30.9.2002

Kendi kaleminden 

Gürel ARSLANDAĞ  

1970 yılında İstanbul’da doğdum. İlk-orta ve lise tahsilimi İstanbul Esenler ilçesinde tamamladım.

Sporla tanışmam ortaokul yıllarıma denk gelmektedir. Beden Eğitimi Öğretmenimin teşviki ile katıldığım okullar arası atletizm yarışların da yer almak,   sporda ki geleceğimle ilgili yelpazenin oluşmasına neden oldu. Atletizm yarışlarında sonunda sporun insan için vazgeçilmez bir hayat kaynağı olduğuna kanaat getirdim.

Orta okul son sınıfta ilgi duyduğum Basketbol branşını daha yakından takip etmeye başladım. Bu zevkli uğraşıyı gidebildiği yere kadar götürme kararı aldım. 

Her çaba veya uğraşın mutlaka geriye dönüşü olduğunu Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’na girdiğimde daha iyi anladım. Çünkü, Beden Eğimi Öğretmenimin beni doğru yönlendirmesi ortaokul-lise ve hemen ardında Üniversitede yer alıp ve başarı sağlamam neden  oldu.

Hayat tecrübelerle doludur. Anlamlı bir söz vardır ‘Yolu spordan geçen herkesle’ evet herkesle bu sitede sahip olduğum değerleri paylaşmak için bulunuyorum.

Şimdilik Basketbol branşını kaleme alacağım. Fakat zaman gelir bu  atletizm veya voleybolda olabilir.

Spora dostlukları pekiştiren evrensel bir bağ olarak gördüğüm ve beklenen skor sitesinin de temel kaynağı,  sporu sevmek-sevdirmek olduğu için;

Şimdi birlikteyiz.

Bu vesile ile sizleri dostluk-barış-spor adına tekrar selamlıyor, baki kalacak nice birliktelikler diliyorum.