Beklen Skor
   
 

Gözler potada

Şimdiler de spor gündemi yoğun ve bir o kadar hareketli günler yaşıyor. Futbolun biraz dışına uzandığımızda basketbolun etkileyici dünyasına kapılmadan kendimizi alamıyoruz.

Geçtiğimiz yıl  Avrupa şampiyonasında yaşanan heyecan basamaklarından bir adım daha öteye gidip dikkatler şimdi, 29 Ağustos’ta sahne alacak ve 8 Eylül tarihine kadar sürecek dev organizasyona, 14. Dünya Erkekler Basketbol Şampiyonası’na  odaklaşmış durumda.

 Bu büyük arenaya sanırım kimse yabancı değil. Madalyonun birde başka bir yüzü var. Bunun  örneğini futbolda yaşadık, Şimdilerde ise aynı duygulara bu kez yeşil sahalardan salonlara taşıyacağız. Kendisi ile barışık olmayan ülke insanlarının adı spor olunca aynı çatı altında nasıl toplandıklarını şahit olacağız. Kazanmanın haklı sevincini hep birlikte yaşarken, bundan dahi bir pay çıkarma, dahası çıkarlar uğruna yapılması gerekenler için uğraş sarf etmenin gayreti içinde olacağız. Söz sözü açtığında, işin özüne inmeden yapamıyoruz. Sanatçının sanatına hor baktığı bir dönemde, herkes bir şeylerin peşinde. Çıkarcı bir tavır oluşturmak bu yolda bir rehber,  kişisel kazanç elde etmek ise kendini kişilik sanatının bir parçası olmuş durumda olacak...

Evet şimdilerde adı 12 dev adam tanımı  ile ön plana çıkan ve milyonları peşinden sürükleyecek ay-yıldızlı basketbolcular topluluğu, son Avrupa zaferinden sonra yeni bir zafere isimlerini yazdırabilmek için rotayı Amerika çevirmiş durumda.

Kafalarda yer eden sorulara cevap aranıyor. Tabii hayatımızın her anında, yaşam sürecimizin her dilimde olduğu gibi olaylar  ve gelişmelerin nedenleri tartışılır. Düşünmek, kişi için zahmetli bir uğraşa dönüştüğü için sonuçlara takılır kalırız. Her alanda olduğu gibi  basit gözüken bu yaklaşım tarzı, bazen geleceğimiz için vereceğimizin kararın bir parçasıdır. Önemli hususlar ve somut ipuçları küçük ayrıntılarda gizli olduğu için es geçilen basit bir olay ilerde aşırması zor bir sorun olarak karşımıza çıkar.

Peki bu yaklaşım ışığında, Basketbol Milli Takımı’ndan beklenilen ne? Aranan sorulara takım olarak ne kadar cevap bulabileceğiz? Düşlerin, gerçeklerle eşdeğer olabilmesi için ne tür bir yol çizilmesi gerek? Dünya Kupası gibi büyük bir organizasyona ne kadar yakınız? Kadro yapısı ve teknik olarak biz bu Şampiyonaya kendimizi hazır hissediyor muyuz? Acaba...

Sorular uzayıp gidiyor. Uzayıp gitmeyen somut bir gerçek var o da umutlar. Artık gerçeklerle barışık olmamız gerektiğini inanmamız gerekmektedir. Gün ışığına çıkmış gerçekler gibi, beslenen umutları da  elle tutulur gözle görülür doğrular üzerine inşa etmeliyiz. Ortaya çıkan başarının karşısına geçip, mimarlarını takdir etmemiz dahası alkışlamamız gerekir.

Çok değil, bu duyguların sahaya yansıtılması ve bizlerinde tüm yaşananlara bizzat tanıklık etmemize az bir süre kaldı.  Tıpkı Kore’de, Japonya’da yaşananlar gibi... (28.8.2002)

 

Gürel ARSLANDAĞ 

Geri  

    
Yazarımızın Diğer Yazıları
     

 

 

 

 

 

Kendi kaleminden 

Gürel ARSLANDAĞ  

 

1970 yılında İstanbul’da doğdum. İlk-orta ve lise tahsilimi İstanbul Esenler ilçesinde tamamladım.

Sporla tanışmam ortaokul yıllarıma denk gelmektedir. Beden Eğitimi Öğretmenimin teşviki ile katıldığım okullar arası atletizm yarışların da yer almak,   sporda ki geleceğimle ilgili yelpazenin oluşmasına neden oldu. Atletizm yarışlarında sonunda sporun insan için vazgeçilmez bir hayat kaynağı olduğuna kanaat getirdim.

Orta okul son sınıfta ilgi duyduğum Basketbol branşını daha yakından takip etmeye başladım. Bu zevkli uğraşıyı gidebildiği yere kadar götürme kararı aldım. 

Her çaba veya uğraşın mutlaka geriye dönüşü olduğunu Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’na girdiğimde daha iyi anladım. Çünkü, Beden Eğimi Öğretmenimin beni doğru yönlendirmesi ortaokul-lise ve hemen ardında Üniversitede yer alıp ve başarı sağlamam neden  oldu.

Hayat tecrübelerle doludur. Anlamlı bir söz vardır ‘Yolu spordan geçen herkesle’ evet herkesle bu sitede sahip olduğum değerleri paylaşmak için bulunuyorum.

Şimdilik Basketbol branşını kaleme alacağım. Fakat zaman gelir bu  atletizm veya voleybolda olabilir.

Spora dostlukları pekiştiren evrensel bir bağ olarak gördüğüm ve beklenen skor sitesinin de temel kaynağı,  sporu sevmek-sevdirmek olduğu için;

Şimdi birlikteyiz.

Bu vesile ile sizleri dostluk-barış-spor adına tekrar selamlıyor, baki kalacak nice birliktelikler diliyorum. 

 

   Spor Kitaplığı   Rehberlik   Organizasyonlar   Okullar ve Spor  
  Belediyeler ve Spor   Konuğumuzsunuz   Skor Ailesi  
© 2002 Beklenen Skor