Beklen Skor
   
 

 

Kahır bahçe

           Birileri bu sese kulak vermeli. Bu hususla kendinde görev sorumluluğu hissedenler, kötü gidişe ‘dur’ demeli. Takım olmanın ilk şartı olan ekip ruhunu göz ardı eden mantık, neye hizmet ettiği bilinmez, yanlışın üzerine yanlışla gitmeye devam ediyor. Buna son örnek Adana maçını gösterebiliriz. Fenerbahçe, karanlıkta ‘fener’ini kaybetmiş, yön tayin edemeyen, attığı adımın kendisini meçhule götüreceğinden sanki haberdar değilmiş gibi hem kendini, hem de sevenlerini üzmeye devam ediyor. Üst üste üç maçta, bir birinden farklı bir tablo çizen böyle ekipten, gelecek için nasıl umut beklenebilir ki!

            Peki tüm bu olanların sorumlusu kim? Her defasında yaşanların nedenleri sorgulanmalıdır. Kötü sonuçlara zemin hazırlanan nedenler araştırıp, kaos ortamından çıkış yolları aramak varken, olmadık sonuçların sarı-lacivertliler üzerin ki sancısı, neden amansız bir hastalığa dönüştürülmek istenmektedir. Soruların cevabı, kanaryanın içine düştüğü hastalığın ilacı gayet açık ve net. Tıpkı ‘kendim ettim kemdim buldum’ mısralarında verilen mesaj gibi. Öyle zamanlarda, beklenmedik hatalar yapılıyor ki anlayana ‘aşk olsun’ dedirtircesine. Fakat aynı hata, üzerinden fazla bir zaman geçmeden bir kez daha tekrarlandığında, bu kez gelişme hata olmaktan çıkıp, ‘ahmaklık’ anlamı kazanıyor. Çünkü olayın tekrarlanmasında rol oynayan kaynakta, olayın içinde bulunan kişilerde aynı. Yani, ‘aynı tas aynı hamamda’ sözünün özündekiler gibi.   

Bu olaylar nelerdir? Gelişmelerin aktörleri kimlerdir? Bunu sarı-lacivertli ekibin başkanına sorsanız eminim söyleyeceği ilk cevap ya ‘zamana ihtiyacımız var’ ya da ‘yapılmaması gereken hataları yapıyoruz’ der. Meselede bu ya! Bu hataları kim yapıyor ve bundan kim zarar veriyor. Şu anda kulüp üzerinde tek etkili ve sorumlu isim Başkan Aziz Yıldırımdır. Bu cevaba itiraz etmek, doğru olmaz sanırım!  Kongre üyeleri genel kongrede başkanlık için kendisine ikinci bir alternatif sunmamaları, bir ölçüde Yıldırıma olan güvenden kaynaklanmakta idi. Böyle bir durumun neticesi olarak da yapılması gereken, güvene karşılık vermekti. Hal böyle olduğu takdirde, işleyen sürecin neticesi de olumlu olacaktır. Nedir bunlar; 1- Milli takımda yer alan acaba kaç sarı-lacivertli futbolcu var? Hiç merak eden oldu mu! 2-Bay Lorant’ın takım üzerinde ki etkisi nedir? Sanırım, sergilenen futbola ve alınan sonuca bakıldığında bu sorunun cevabına ulaşmak zor olmayacaktır! 3- İsrail patentli Revivo’nun takıma hiçbir katkısı olmamasına rağmen, bu oyuncunun koruyucu ve kollayıcısı kim? 4- Sezonun flaş transferi olan Ortega, tek başına yeterli olunmayacağı bilinmesine rağmen, takımı sırtlayacak iki hatta üçüncü  bir alternatif niçin bulunamadı? 5- Yönetimin, sabah şilt verdiği Abdullah’ı toplantı sonunda Oktay’la birlikte kadro dışı bırakılmasının bir izahı olsa gerek! 6- Geliyorum diyen kaos ortamına rağmen, sarı-lacivertlilerin yönetim kadrosu bir ay gecikmeli olarak toplanıyor ise...

Evet sorular uzadıkça ve kalıcı çözüm için kesin kararlarlar çıkmayınca, sorunlarda kaçınılmaz oluyor. Bu saatten sonra yapılması gereken, sarı-lacivertli camiayı huzur ortamına taşıyacak doğru ve kalıcı kararların alınması...

 

         Hüseyin ÖZTÜRK

 

Geri  

 

 

    
Yazarımızın Diğer Yazıları
     

Cim bom BOM 30.9.2002

 

İlginçliklerin perde arkası! 10.10.2002

 

 

 

 

 

 

Hüseyin ÖZTÜRK

Sizlerle birlikte olmak mutlulukların ayrıcalığı olsa gerekAdı spor olunca birlikteliklerin dostluk ve barış üzerine kurulduktan sonra, doyumsuzluğun kapısı sonuna kadar aralandı demek.Peki bu köşe bize ayrıldı. Bunun devamı olarak sizlerle neyi paylaşacağız İnsanı insan yapan değerleri. Dahası güzel olan her şeyi.Bunlar neler olabilir? İlk şık olarak doğrular. Yalnız ve yalnız doğrular. Diğer bir ifade ile tanımı tek bir şıkta toplanan doğrular. Doğru düşünme, doğru söz, doğru icraat.Beklenen skorun editör kardeşim,  bize yazı yazma teklifinde bulunduğunda karar verme hususunda hiçbir tereddüdüm olmadı.Neden olmasın! Çünkü geçmişteki birlikteliğimizi dostluklar üzerine kurmuştuk. Doğup büyüdüğüm şehir olan Rize’den başlayan hayat yolculuğum ilk-orta ve lise eğitim il İstanbul’a uzandı. Beklenen Skor editörümüzle Marmara Üniversitesi Beden Eğitim Yüksek Okulu’nda başlayan birliktelik, bizleri bu güne kadar getirdi. Yaşam devam ediyordu Ve bu değerli Beklenen Skor ailesine katıldım. Hayatım sürecinde yaşadığım tecrübe ve deneyimi sizlerle paylaşmak için Beklenen Skor da yazı yazma teklifini  geri çeviremezdim. Ve, bugünden sonra aranızdayım. Kısmetse uzun yıllar beraber olacağız. Bu yetmez.Biz, sizleri aramıza bekliyoruz. Bunun için beklenenskor@hotmail.com adresini bir yere not düşün. Bu vesileyle, sağlıcakla ve beklenenskor.20m.com da kalın...

 

   Spor Kitaplığı   Rehberlik   Organizasyonlar   Okullar ve Spor  
  Belediyeler ve Spor   Konuğumuzsunuz   Skor Ailesi  
© 2002 Beklenen Skor